Halbuki çıkarılan yeni kanunun hukuken geriye işletilememesi anayasal dayanağı çerçevesinde sağlansaydı, ülke ve toplum gündemini yıllarca meşgul edecek söz konusu mağduriyet ve meşguliyetde söz konusu olmayacaktı.
Söz konusu EYT Mağduriyeti çerçevesinde ortaya konulan demokratik hak arayışlarını dikkate alan birçok sıyasal parti bu feryadlara dönem dönem kulak vermiş her seçim öncesi mağduriyeti gidereceğine dair politikalarını ifade etmiş seçim propogandalarında da dillendirerek mağduriyete hassasiyet göstermelerine rağmen malesef ki günümüze kadar somut çözüm hamleleri gelmemişken,
2018 seçimlerinde Cumhur İttifakının her iki sıyasal partisi AK Parti ve MHP nin seçim beyannamelerinde EYT Mağdurlarının sorununa yönelik çözüm sözleri , malesef ki Ülkemizin ve Milletimizin son yıllarda gerek sıyasal, gerek ekonomik, gerekse uluslararası olaylar, müdahaleler bu sözün geçikmesine neden olsa da verilen söz unutulmamış son aylarda düğmeye basılarak çözüme dair somut adım ve öneriler atılmış ve son düzlüğe girilmiştir.
Emeklilikte yaşa takılanların sorununun çözümüne dönük atılması gereken en somut adım 1999 yılında çıkarılan 4447 sayılı kanunun yürürlükten kaldırılarak bu tarihten önce işe başlayanların hak mağduriyetlerinin önüne geçilmesi ve emekli edilmesi ile mümkün olacaktır. Zira söz konusu kanun yürürlükte kaldığı müddetçe, muhtemel 2023 yılında yürürlüğe girecek EYT düzenlemesi ile ;
Kadınlarda 20 yılını dolduran çalışanlar emekli olabilecekken, erkeklerde 25 yılını tamamlama kıstasına binaen erkeklerin 2023 yılına çalışma yılı 23 yıl sınırında kalabilecek 25 yıl kuralına göre emekli olmaları mümkün olmayacak, söz konusu budurum Kadınlar ve Erkekler arasında bir çifte standarta ve çalışanlar arasında cinsiyet ayrımına sebep olup çalışma yılını dolduramayan erkeklerin mağduriyetinin devamını sağlayabilecektir.
Bu husus dikkate alınarak söz konusu eksik yılı olan erkek çalışanlar için eksik kalan süreleri borçlanma yaparak tamamlanması bütün mağdurların sorununa çözüm olacaktır.
Zira ;mevcut emeklilik yasasına göre eğer bir kişi emekli olurken her türlü borçlanmayla gününü tamamlayabiliyor ise, bunu askerlik borçlanması, yurt dışı borçlanması, doğum borçlanması gibi işte, avukatlıkta staj olarak, avukatlar ve geçen süreler gibi boçlanmalar ödenerek emekli olunabiliyor ise, O halde EYT içerisinde de yeni gelen kanun ve düzenleme buna engel tanımaması gerekiyor ki prim eksiği olanlar borçlanma haklarından faydalanarak primlerini tamamlayabilsinler.
Özellikle yurt dışında sigortalı veya sigortasız çalışan veya çalışmayan gurbetçi vatandaşlarımız, eksik kalan çalışma yıllarını veya hiç çalışmayanların eksik kalan bütün çalışma yıllarını borçlanarak ülkemizde emekli olabildiklerine göre, yıllarca üretime katılarak ülkemizin ve milletimizin maddi ve manevi ihtiyaçlarını, hizmetlerini üreten emektar insanlarımızın eksik kalan yıllarını borçlanarak ödeyip emeklilik hakkı kazanması sosyal hukuk devleti olmanın bir gereğidir. Düzenleme yapılırken bu hassasiyetlere dikkat edilmelidir.
Özellikle EYT 'li insanlarımız 1999 öncesi işe başladıkları yıllarda yürürlükte olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik kanunlarına göre o dönemde geçerli çalışma yılı ve prim gün sayısına göre işe başlamışlar , ne zaman emekli olacaklarını bilerek sosyal ve ictimai hayatlarını planlamışlar, devletin garantörü niteliğindeki kanunlara güvenerek iş başı yapmışlardır.
Belkide çalışma hayatına atıldıktan sonra yeni çıkarılan bir kanunun çıktığı tarihten geriye işletilmesine sebep olacak yeni düzenlemelere, kanunlara tabi olacaklarını bilselerdi, hayatlarının en genç ve dinamik dönemlerini daha farklı iş alanlarına yönelebileelkide daha iyi ve refah içerisinde yaşayabilecekleri bir işi ve hayatı tanzim edebileceklerdi.
Lakin çıkarılan yasa ve kanunun tamda emekliliğe hazırlanırken insanların gelecek hayallerini sekteye uğratacak boyutta engel olması, bir taraftan zamanında emekli olmalarının önüne geçerken, diğer taraftan onlarca yıllık emeği heba etmemek, ve yeni bir başlangıç içinde geç kalmalarına sebep olduğu için bir hak mağduriyeti olarak toplum içerisinde bulunmalarına sebep olmuştur. Dolayısı ile EYT lilere yapılacak düzenleme bir kıyak değil geç kalmış bir hak teslimi olduğuda unutulmamalıdır.
2018 Milletvekilliği seçiminde şahsımında Erzurumdan MHP Milletvekili adayı olduğum dönemde Liderimiz Devlet beyin sözü sözümüz olmuş, Liderimizin millete verdiği sözü tutmak için üzerinde hassasiyetle durduğu ve yeni düzenlemenin çıkması için elinden geleni yaparak EYT tasarısının gündeme alınması, bizleri ziyadesi ile memnun etmiş milletimizede mahcup etmeyecektir.
Yeni düzenlenecek EYT yasasının mağdurların endişe ve taleplerinden hareketle açıklamaya çalıştığımız hususların dikkate alınarak yapılandırılması dileklerimle Vatandaşa verdikleri sözü unutmadan yerine getirmeye çalışan Cumhur İttifakının Mümtaz liderlerinin ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımızın şahsında emeği geçen bütün siyasi, teknik ve idari heyete şükranlarımızı sunuyoruz
selam saygı dua
Ahmet Gökhan YAZIC