Ha Gayret Cennet Bizi Çağırıyor.!
Asırlardır süregelen bir alışkanlık veya akışkanlık; ayağını yorganına göre uzatmamak, selvi boyumuzdan kaynaklanan bir uzuv fazlalığından ziyade, üretmeden tüketmeye mahkum edilmiş gerikalmışlığın özetidir aslında… veya bırakılmışlığın…
Sonuç muğannet kapısı yani ulusal ve uluslararası küresel tefecilerin banka sırası, babalarının hayrına vermezler tabi , buyrukları verdikleri akçelerin teminatı ve tapu senedi mahiyetindedir…
Bunlarla kalsalar iyi, verdikleri akçeleri misli ile geri alabilecekleri askeri- siyasi- eğitim- ekonomi- demografik- sosyal- kültürel politikaları geçerliliği ve güvenirliliği ispatlanmış ödev mahiyetindeki emirleri, görüşleri, tavsiyeleri müeyyide niteliğindedir artık…
Velhasıl sen akçe almaya gör…Buyrukta alırsın, göçmende alırsın… tehditde , şantajda alırsın… Kanda, canda alırsın, zulüm ve kahırda alırsın… Ne verirlerse onu alır ne isterlerse onuda verirsin…
Ve nihayetinde birde bakmışsın başına çorap olarak ördükleri örümcek ağı niteliğinde ki müesser nizam , statüko ve küresel sistemin müsade ettiği kadar, Milliyetçi, Mukeddasatçı, Devletçi, Hak’çı ve Halk’çı olmuşsun…
Ve birde bakmışsın bir elinde bayrak , diğerinde tesbih, dilinde tekbir, yüreğinde vatan, cebinde para, ayaklarının altında seccade, boynunda ve ayaklarında pranga , sembolist ve sloganist koşullandırılmış, konumlandırılmış Milliyeçi ve Müslümanlar oluvermişiz…Dün gibi.! Bugün Gibi.! Ve tekerrüre matuf yarın gibi…
Ve maalesef ki inanç ve ideolojilerin içini boşaltmak üzere her dönemin dümenine göre Milliyetçilerin savrulmakta, Müslümanların evrilmekte bukelamuna bile taş çıkaracak bir yarış atı yaşam formuna dönüşebilmişsin veya evveli ve ahiri de zaten öyleymişsiniz vesselam
Ne Büyük Milliyetçileriz ve Müslümanlarız ki Doğu Türkistanda, Gazzede akan kanımız kurtarıyor Tevhidi.! Ve Tabiki Bedrin Arslanları ancak bizler kadar şanlı idi…
Ha Gayret Cennet Bizi Çağırıyor.!
selam saygı dua
Ahmet Gökhan Yazıcı