İbret alınması gereken bir seçim mağlubiyeti yaşandı ve o seçimi kendinize yenilerek kaybettiniz lakin hala ibret almadığınız için...
Mağlubiyeti harici unsurlara havale edip, kendi gerçeklerinizle yüzleşmediğiniz için, ne itirazlarınız halkta karşılık gördü, nede bürokrasi üzerindeki tahakküm sonuç verdi ve siz kendinize daha büyük bir sonuçla kaybettiniz...
O seçimlerde sadece siz kendinize kaybetmediniz... sizinle birlikte sürdürmeye çalıştığınız düzende, stratejide, yöntemde kaybetmesine rağmen aynı saiklerle yine kendinize yenilmek üzeresiniz...
Dost acı söyler kazanmak için belki tam gaz her şey yapmak istiyorsunuz, kendinizi yenemediğiniz , kaybedişinize sebep yöntemleri, politikaları, insanları, hataları, yanlışları terk edemediğiniz müddetçe ,isterseniz gökten zembille inmeyi başarın ,rakipleriniz kazanmayacak, siz kendinize kaybedeceksiniz...
Siz, aslında kaybettiğinizi kabul etmesenizde, belki çok küçük oy oranı ile kaybettiğiniz oy farkında teselli arayarak lakin önceki dönemlerdeki kazanılmış açık ara oy oranlarını neden kaybettik, nasıl kaybettik muhasebesini ve mukayesesini yapamadığınız için kendinize kaybettiniz ve yine kaybetmeye yürüyorsunuz...
Şöyle bir açık ara millete umut olan seçim kazanımı dönemlerinize ve birde kendinize bir bakın, resimlerinize, yaşantınıza, evinize, yaşamınıza, dilinize, uslübunuza, kurduğunuz cümlelere bir bakın inanın kendinizi tanıyamayacaksınız...aslında kazandığınız dönemdeki kendi hikayenize kendiniz kaybettiğinizi anlayacaksınız...
Çünkü sizin hikâyenizle Millet ‘Mekkeli bir yetimin’ hikâyesinden ilham alıyordu, bilmem farkındamısınız ama efradınız, sizin hikayenizide Mekkeli Yetimin hikayesinide unutup dünya nimetine asla değişmediği Mekkeli yetimin şiltesinin altında makamla, şöhretle, parayla, sefahatla kalarak efradınıza yenilerek kaybebetmek üzeresiniz...
Sizi ve efradınızı aslında Hz Ömer’in hususî hayatında kullanmadığı devletin mumunun alevleri yaktı , hissetmeyerek, can havli ile yanıp kavrulsanızda , sakınmayarak, irkilmeyerek siz o mumun alevleri altında kalarak kendinize kaybedeceksiniz...
Siz Ümmete umut olarak elde ettiğiniz sıyasal kazanımlarınızı , Çok beğendiği Şam işi bir kilimi Hz Aişe’nin evinde gördüğünde, “Korkarım ki müminleri bu dünya merakı yakacak” diyen Hz Ömer’in hassasiyetini unutarak, efradınızı görmeyerek , korkarız ki siz o kilimin altında kendinize yenilerek kaybedeceksiniz...
Siz, korkarız ki ; bir gayrimüslimin arazisi için Şam Valisi’ne “Camiyi yık, adaleti yıkma” diyen Ömer’in adaletinin altında kendinize ve efradınıza yenilerek kaybedeceksiniz...
Siz, onurlu ve korkusuz mücadelenizle başörtüsü mücadelesini kazandınız, ama tesettürün hikmetinin, tesettürün haysiyetinin, tesettürlünün maneviyatla ve mağduriyetle imtihanı ile Korkarız ki , ihtişam ve sefahat nişanesi tesettürlüler eli ile kendinize kaybedeceksiniz...
Siz, iktidara geldiğinizde özgürlük ve demokrasi parolalı mücadelenizle mücadelenizi kazandınız, ama demokrasinin ruhunu, demokrasinin herkes için olması gerektiği gerçeğini, demokrasinin kültürünü, demokrasinin her şeyden ve sizin gibi düşünmeyenler ve sizin gibi yaşamayanlar için bir garanti olduğu hakikatini kaybettiğiniz gün kaybetmeye başladınız ve korkarız ki kazanmanıza en büyük etken demokrasiye yenilerek siz kendinize kaybedeceksiniz...
Bilmem kendinizin farkındamısınız ama , bir meclise teşrif ettiğinde ayağa kalkılmasını yasaklayan o ‘Mekkeli yetim’in tevâzuunu unuttuğunuz için korkarız ki siz o tevazuuya yenilerek kaybedeceksiniz...,
Siz, sahip olduğu tüm servetini beytül mala ve fukaralara bağışlayan Hz Ebû Bekir’in kızının, “Bize ne bıraktın?”baba diye sorduğu soruya, “Allah’ı ve Resûlünü bıraktım, yetmez mi?” diye cevaplayan Hz Ebû Bekir’in cömertliğini unutan ve unutturan efradınıza yenilerek korkarız ki kaybedeceksiniz...
Siz, “Dağlara buğdaylar serpin, Müslüman ülkesinde kuşlar aç kaldı demesinler” diyen, siz “Fırat’ın kıyısında kurdun kaptığı koyundan mesulüm” diyen Hz Ömer’i unutarak, annesi ve babası suçlu ve mahkum olduğu için akrabalarının boyunduruğunda aç-sefil- mazlum olarak ölen çocukların ahı karşısında korkarız ki kaybedeceksiniz...
Ve siz…
Dün size veya bir başkasına yapılan haksızlık karşısında ; Haksızlığa mâruz kalanların yanında haksızlığı haykıran sizler, şimdi başkalarına yapılan haksızlıklar karşısında susarak,görmeyerek, konuşmayarak hikmeti İlahiden uzaklaşarak korkarız ki siz ve efradınız asıl kendinize yenileceksiniz...
Şimdi feverân ediyorsunuz… rakiplerinize yenilmemek için azami gayret ve caba sarf ediyorsunuz.. Lakin geçmiş kayıplarınızdan hiç de ders çıkarmadan ,aslında onların kazanmadığı sizin kendinize yenildiğinizle yüzleşmeden kaybınıza sebep aynı nakaratlar, yöntemler ile korkarız ki kaybettiğiniz hikayenizle kendinize yeniden yenilmeye yelken açıyorsunuz...
Unutmayınız ki dün ölümüne savunduğunuz değerler ile şayet bugün imtihan oluyor iseniz bunun sebebi sizin kendi hikayenize ve değerlerinize kaybetmiş olmanızdandır... Anlaşılmış olmak dualarımla...
